Facebook'ta takip et.Twitter'da takip et. Abone Ol!
Hazaralar
Türk Dünyası
2025-06-27 14:41

Hazaralar

 

08 Mart 2024 tarihinde AHCSA Yönetim Kurulu BaÅŸkamı Muhammet Gül’ün  hazırladığı “Afganistsan’da geliÅŸen olaylar, Türklerin son durumu ve Afganistanda kadın olmak” konulu toplantıya Prof. Dr. MeÅŸkure Yılmaz, Prof Dr. Neslihan Durak, Afganistan eski Çalışma bakanı Enver Sadet ile birlikte Türk Hareketi BaÅŸkanı Atila ÅžimÅŸek katıldı. BaÅŸkanımızın Afganistan ile ilgili geliÅŸen olayları açıkladığı konuÅŸması etkileyici idi. 

 

HAZARA TÜRKLERİ

AÄŸladığında sesi duyulmayan, mutluluÄŸuna ortak bulmayan, kimsesiz evlat muamelesi gören, baskı altında yaÅŸam mücadelesi veren, garip, kimsesiz ve masum bir halk olan Hazara Türkleri;

Kendilerine hiçbir zaman özgürlük ÅŸansı verilmeyen, dünya ile baÄŸlantıları kesilen, Fars milliyetçiliÄŸine maruz kalan, kültürlerini yaÅŸamaları ve anlatmaları yasak olan, baskı altında yaÅŸam savaşı veren, katliam ve soykırımların en kötüsüne maruz kalan hak, adalet ve özgürlük özlemi çeken Hazara Türkleri,

Afganistan nüfusunun çoÄŸunluÄŸunu oluÅŸturan, Afgan adının bütün Afganistan halkı için kullanılmaya baÅŸlamasından önce PeÅŸtunlar diye bilinen Hazara Türkleri,

Afgan halkının aÄŸzında, Hazara ve KızılbaÅŸ sözü aÅŸağılayıcı bir anlam taşıdığından,  kendisini gizleyen ve baÅŸka isimlerle tanımlayan Hazara Türkleri,

  19. Yüzyılın sonlarına doÄŸru, Afgan yönetiminin, azınlıkları sünnileÅŸtirip, peÅŸtunlaÅŸtırma düÅŸüncesinin ağırlık kazanması sonucu,  ÅŸiddetli bir baskı ve zulüm dönemi yaÅŸamış, pek çoÄŸu Pakistan ve İran’a gitmek zorunda kalan Hazara Türkleri,

İnsanlığın uzaya çıktığı, insan hak ve özgürlüklerinin tavan yaptığı bir dönemde, köle muamelesi gören, çocukları köle pazarlarında satılan, asimile edilen, okumalarına dahi izin verilmeyen, kendi dilini konuÅŸamayan, gelenek ve görenekleri unutturulmaya çalışılan Hazara Türkleri,

          Afganistan’ın merkezi bölgesinde,  Bamyan, Parvan, Kabil, Gazne, Kunduz ÅŸehirleri ve bunların kapsadığı bölgelerde yaÅŸamaktadırlar. Bölge Hazaracât olarak anılmaktadır. Afganistan nüfusunun %29’unu teÅŸkil eden Hazaraların nüfusları 16,5 milyonu geçmektedir.

    Hazaraların kökenleri ile ilgili çeÅŸitli görüÅŸler bulunmaktadır. Bu görüÅŸlerden biri Fransız Oryantalist J. P. Ferrier’e aittir. Ferrier’e göre Hazaralar çok eski kavimlerden birisidir. İndo Aryanların bakiyeleri olduklarını, M.Ö. 4. Yüzyıldan beri bu ülkede yaÅŸadıklarını, Afganistan’ın yerli ahalisi olduklarını ve Makedonyalı İskender’e karşı bölgeyi koruyanların, Hazaraların ataları olduklarını aktarmıştır Ferrier, açıklamalarında Yunan tarihçisi olan Cartsius’a dayanarak Hazaraların, Makedonya kralı İskender Zamanında bile Hazaracât’ta yaÅŸadıklarını belirtmektedir. Bu nazariyeye daha sonraları Fletcher de katılmıştır.

    İkinci nazariye ise batılı araÅŸtırmacılarından biri olan Bellew’e aittir. Bellew’e göre Hazaraların Cengiz Han’ın bölgede bıraktığı askerlerden meydana geldiÄŸi, bundan dolayı da MoÄŸol asıllı olduklarıdır. Cengiz Han’ın, HarzemÅŸahlarla girmiÅŸ olduÄŸu mücadele neticesinde, Afganistan topraklarına girdiÄŸi ve dönüÅŸte Hindistan’a açılan geçitleri tutmak için ordusundan bir kısmını Afganistan’da bıraktığı, dolayısıyla Hazaraların da bu MoÄŸol askerlerinden meydana geldikleri söylenmektedir. Cengiz Han’ın Hazaracat’ı istila etmeden önce bölgede, Halaç ve Karluk Türklerinin yaÅŸadıkları bilinmektedir. Bölgede yaÅŸayan Türkler Cengiz Han ile savaÅŸmadıkları gibi, hem MoÄŸollar hem de Türkler Turan ırkına mensup olduklarından dolayı birbirlerine kaynaÅŸmaları da çabuk olmuÅŸtur.

Hazaralar konusunda önemli araÅŸtırmacılardan olan E.E. Bacon da, Hazaraların Türk-MoÄŸol menÅŸeli oldukları kanaatindedir. Bacon, Hazaraların sadece MoÄŸolların bakiyesi olmadıkları, aynı zamanda ÇaÄŸatay ve Timurlular zamanında bölgeye gelen Türklerle karıştıklarını söylemektedir.

   Üçüncü nazariyeyi Dorm ortaya koymuÅŸtur. Dorm’a göre Hazaralar tamamen Türk’tür. Türklerin ilk defa Afganistan’a gelmesi çok eski tarihlerde KuÅŸanilerle olmuÅŸtur. Çin’in kuzeybatısından göç ederek Afganistan’a yerleÅŸen KuÅŸanilerin Türk oldukları bilinmektedir. DiÄŸer taraftan Hazaralar, Afganistan’da hâkim olan Mengü Han zamanında bugünkü yaÅŸadıkları bölgeye yerleÅŸmiÅŸlerdir. Cengiz Han’ın Afganistan’ı iÅŸgal etmeden önce bu bölgede Halaç ve Karluk Türklerinin yaÅŸadıkları da bilinmektedir. İbni Haldun’un belirttiÄŸi gibi Belh ve Hazaracât bölgesi Türklerin merkezi durumunda olup, bölgede yaÅŸayan Türkler Cengiz Han’la savaÅŸmışlardır

    Afgan tarihçisi Feyz Muhammed Han ise, Hazaraların MoÄŸollardan ziyade Türklükle irtibatının oldukça güçlü olduÄŸunu söylemekte, Halaç ve Karluk Türklerinin Hazaraların ataları olduÄŸunu iddia etmektedir.

     9 ve 10ncu yüzyıllara ait tarih ve edebiyat metinlerinde Hazaralar, Garçe (Garze) Türkleri olarak geçmektedir. Bölgeye MoÄŸollar gelmeden önce Garçe Türkleri bölgede yaÅŸamaktaydılar. Bu da Hazaraların Türk olduklarını bir kez daha vurgulamaktadır.

    DiÄŸer bir görüÅŸe göre ise, tamamen Türk oldukları ve Mengi Han zamanında Hazaracât’a yerleÅŸen bir Türk kavmi olduklarıdır. Hicri 3. ve I4. Yüzyıla ait tarih ve edebiyat metinlerinde Hazaralar, Garçe Türkleri olarak zikredilmektedir. Hazaralar, Türkmenlerden amca oÄŸlu anlamında “Abaga” kelimesi ile, Özbeklerden teyze oÄŸlu anlamında “Bole” kelimesi ile bahsederler.

Bütün bu tezlere raÄŸmen, Hazara Türkeri’ne Fars olduklarına dair propaganda yapılmaktadır. Türkçe konuÅŸmaları yasaklanan, her türlü asimilasyona uÄŸrayan, katledilip, vahÅŸice öldürülen Hazara Türkleri, yasak olmasına raÄŸmen, Türkçe kelimeleri ısrarla kullanmaya devam etmekte, kendi öz kimliklerini korumak için her türlü mücadeleyi vermekte, Türk olduklarını dosta düÅŸmana, bütün dünyaya haykırmakta ve Türklükleri ile gurur duymaktadırlar.

    Afganistan bulunduÄŸu konum itibariyle tarihin her döneminde istilalara uÄŸramış bir ülkedir.  Hazaracât bölgesi de tarihin çeÅŸitli dönemlerinde istilacıların hâkimiyetinde kalmış ve Hazara Hanları ve Emirleri tarafından merkezi hükümetlere haraç ve vergi vermek suretiyle idare edilmiÅŸtir. 9ncu yüzyılın sonlarına doÄŸru Emir Zunnün Ergün tarafından kurulan “Ergüniye Hazara EmirliÄŸi” Safevi devleti hükümdarı Åžah İsmail’in Hazara Emiri Åžah Beg Ergün’ü öldürmesi ve topraklarını iÅŸgal etmesi ile son bulmuÅŸtur.

Hazaralar tarih boyunca daima hunharca işlenen kanlı katliamlara maruz kalmış ve kalmaktadırlar.

llk Afgan devletini PeÅŸtunlar kurmuÅŸ ve Abdurrahman Han dönemine kadar beylerbeyi ÅŸeklinde yönetilmiÅŸ

   Abdurrahman Han, Afganistan tahtına geçtikten sonra Hazara Han ve mirleri Abdurrahman Hanı desteklemiÅŸler, ancak bu durum uzun sürmemiÅŸ Abdurrahman Han, kendisine karşı tek güç ve tehlike olarak gördüÄŸü Hazaraların yaÅŸadığı Hazaracât’ı İngilizlerin desteÄŸi ile iÅŸgal etmiÅŸtir. Mezheplerinden dolayı kafir ve dinsiz olarak gördüÄŸü Hazaralar için sünni alimlerden Hazaralara karşı cihat fetvası çıkarmış, ilk olarak Hazara Hanlarını Åžir Ali Han’a destek verdiklerinden dolayı tutuklatmıştır. Halka 16 çeÅŸit ağır vergi koymuÅŸ, ödeyemeyenleri ve önde gelen nüfuzlu kiÅŸileri tutuklatmıştır. Bütün otlak ve verimli topraklara el koymuÅŸtur.

    Bölgede yaÅŸayan Hazaralarla birlikte Özbek ve Nuristanlılar baÅŸta olmak üzere binlerce insanı katletmiÅŸtir. 1890-93 yılında Afganistan'ın Ahtardin asıllı han’ı Abdurrahman Han, Hazaraların yüzde 62’sini katlederek binlerce genç kız ve oÄŸullarını Araplara köle olarak satmıştır. Abdurrahman Han’ın Hazaralara karşı kin ve nefreti diÄŸer gruplara göre daha fazla olmuÅŸtur.

    1893 savaşından sonra ekonomik açıdan canlılığını kaybeden Hazaracât, özellikle Hazaraların otlakları ve arazileri devlet malı olarak zapt edildikten sonra periÅŸan olmuÅŸtur. Hazaralar vatanlarından göç ederken toprakları devlet himayesinde göçebe PeÅŸtunlara peÅŸkeÅŸ çekilmiÅŸtir. Hazaralar topraklarını ucuz fiyata PeÅŸtunlara satmaya zorlanmıştır. Abdurrahman Han’ın oÄŸlu tarafından öldürülmesinden sonra Hazaralar için af çıkarılmış, PeÅŸtunlar tarafından ele geçirilen araziler tekrar Hazaralara verilmeye baÅŸlayınca göç edenler geri dönmeye baÅŸlamışlardır.

    1929 yılından sonra Hazaralar Afganistan’ın siyasi, ekonomi ve kültürel alanlarında önemli rol oynamışlardır

    1978 yılından sonra mücahit partiler, komünist hükümete karşı direniÅŸe baÅŸlayınca, Hazaralardan 50’ye yakın grup bu direniÅŸe katılmıştır. Sovyet iÅŸgalinde bile topraklarını korumak için savaÅŸan ve bu yolda büyük kurbanlar veren Hazaralar, iÅŸgal sonrası da iç çatışmalarda en çok kurban veren halk olmuÅŸtur.

    1979 yılında Hazaraların dini liderleri ve aydınları bir araya gelerek “Afganistan İslam Devrimi İttifakı” hükümetini kurarak Seyit Ali BehiÅŸti’yi cumhurbaÅŸkanı olarak seçmiÅŸlerdir. Bu tarihten sonra Hazaracât, yıllardan sonra özerk bölge durumuna gelmiÅŸtir.

    1989 yılında Hazaralar bir araya gelerek Vahdet Partisi’ni kurmuÅŸ, 1991 yılında ilk kez Vahdet Partisi, Afganistan meselesi üzerinde uluslararası bir konferansa davet edilmiÅŸ, daha sonra İstanbul’da düzenlenen İslam Ülkeleri DışiÅŸleri Bakanları konferansına katılmış, Afganistan’ın oluÅŸumunda etkin rol almışlardır.

    Talibanların hâkimiyeti döneminde Hazaralar Kanda, Zabul, Baglan, Mezarı-Åžerif ve Bamyan gibi bölgelerde toplu katliamlara maruz kalmışlardır.

 

    Uluslararası hukuk örgütlerinin raporlarına göre, Talibanlar sistemli biçimde Hazaraların soykırımını gerçekleÅŸtirmiÅŸler. 1998 yılının AÄŸustos ayında Mezarı-Åžerif bölgesinde 8 bin çocuk ve kadını acımadan katletmiÅŸlerdir. Toplu katliamlarla birlikte Hazaralara ait tarihi eserler, ibadet yerleri ve yerleÅŸim birimlerini yıkmışlardır. Buda ve Bamyan’da Hazaralar için tarihi ve kültürel miras olarak kabul edilen iki eski heykelin de imha edilmesi bunun bir kanıtıdır.

 

     İnançlarına göre en ağır cezaları ödeyen Hazaralar, her AÅŸure Töreni'nde kanlı saldırılara maruz kalmışlardır. 2015 yılında Afganistan'ın baÅŸkenti Kabil'deki matem töreninde çocukları hedef alan patlama bile dünyanın gözünden kaçmıştır..

 

    Afganistan'daki Hazaralar, ayrıca son yıllarda Taliban ve Sünni radikaller tarafından saldırılara maruz kalmakta ve rehin alınmaktadır. Bu saldırılardan dolayı son iki yıl içinde 140 binden fazla Hazara, Afganistan'ı terk ederek sığınmak üzere batı ülkelerine gitmiÅŸtir.

 

    Kendi topraklarındaki zor hayatlarına devam eden Hazaraların son 14 yıl içinde kendilerine karşı iÅŸlenen tecavüz ve katliamlara olan itirazları sadece yapılan protestolarda gözlenmiÅŸtir.

 

     23 Temmuz 2018 tarihinde Hazaralara karşı sürekli olarak iÅŸlenen saldırılardan sonuncusu en korkunç ve vahimi olmuÅŸtur.

 

    TUTAP projesinin (Afganistan’ın 10 vilayetine elektrik enerjisi verecek olan Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan, Afganistan ve Pakistan’dan geçecek proje) Hazaracât’ın baÅŸkenti Bamyandan geçmesi planlanmıştı. Son anda Afgan Hükümetinin bu hattın yolunu deÄŸiÅŸtirerek Kabil kuzeyinden Salang’a yönetmesi gösterilere neden olmuÅŸtur.

 

    Kabil’in batısında Hazaraların en yoÄŸun yaÅŸadığı DaÅŸt –Kabil’de sabah saatlerinde baÅŸlayan gösteriye on binlerce Hazara türkü katılmıştır. Protestocular özellikle kadınlardı. Gösterinin sakin ve huzurlu nitelikte olması planlandığı için meydanlara kadınlarla birlikte çocuklar da gelmiÅŸti. Protestocular sivil hakları talebinde bulunarak ve maruz kaldıkları sistematik ayrımcılığa karşı sloganlar seslendirdiler: "Biz ÅŸiddet istemiyoruz. EÅŸitlik haklarımızı talep ediyoruz ".

 

    Bu protestolar sırasında aniden silah sesleri duyuldu. Öldürülen üçüncü kiÅŸi kalabalığın içinde polis tarafından ateÅŸ açılan protestocu oldu. Sakin gösteri kanlı çatışmalarla ve patlamalarla sonuçlandı. Kullanılan silahların Afgan ordusuna ve polisine ait olduÄŸu belirlendi. Gizli tutulan ölü sayısı ve on binlerce yaralının olması ölenlerin Afganistan yetkililerinin açıkladığından defalarca fazla olduÄŸuna iÅŸarettir.

 

    Bu günde Hazaralar aynı sıkıntı ve dertlerle uÄŸraÅŸmaktadır. Hazara Türklerinin siyasi, sosyal ve kültürel alanda ilerlemesi en çok bölgedeki PeÅŸtunlar ve Tacikler’i tedirgin etmektedir. PeÅŸtunların yaptığı katliam ve soykırımlar karşısında dağılmanın eÅŸiÄŸine gelen Hazara Türkleri, birlik beraberlik ve dayanışmanın en güzel örneklerini göstermiÅŸ, yerleri ve yurtlarını terk etmemiÅŸ, en çok da eÄŸitime önem vererek pek çok baÅŸarıya imza atmışlardır. Hazara Türklerinin gösterdiÄŸi milli birlik, beraberlik ve dayanışma ülküsü bütün Afganistan’a örnek olmuÅŸtur.

    Afganistan’da yaÅŸamış ve ÅŸu anda yaÅŸayan Hazaraların büyük kısmı, Hazara Karluk, Hazara Nayman, Hazara Kıpçak, Hazara Tatar, Hazara Türkmen, Hazara ÇaÄŸatay adıyla anılmaktadır.

 

    Hazara Türklerinin, en kalabalık ve en zengin boyu, ticaretle uÄŸraÅŸan ve genellikle Mezarı Åžerif, Kabil ve Bamyam gibi illerde yaÅŸayan Hazara Türkmenleridir. Genelde bölgede yaÅŸayan diÄŸer halklara göre geri iÅŸlerde çalıştırılmakta, hamallık ve çobanlık yapmaktadırlar.

 

    Talibanların hâkimiyetinden sonra Hazaralar yeni Afganistan hükumetinin siyasi süreçlerinde yer almaya baÅŸlasa da, onlara karşı ayrımcılık yaklaşımı deÄŸiÅŸmemiÅŸ, yeni hükumetlerce Hazaraların yaÅŸadıkları bölgelerin geliÅŸimine sınırlı yatırımlar yapılmıştır. Hazaracât bölgesine bir hastane veya tıbbi iÅŸletme inÅŸa edilmemiÅŸ, kötü koÅŸuldaki okullar onarılmamıştır. Yeterli iÅŸ alanlarının olmaması, hükümetlerin bölgeye yatırım yapmaması Afganistan’da Hazaraların üvey evlat muamelesi görmesi olarak algılanmaktadır.

 

    Hazaraların çoÄŸunluÄŸu halen Afganistan'da kenar-daÄŸ bölgelerinde insan hak ve hürriyetlerinden mahrum, hükümetin sunduÄŸu hizmetlerden uzak maÄŸaralarda yaÅŸamaktadırlar. Devlet kuruluÅŸlarındaki görevlere alınmada, üniversiteye girmede, orduya ve polise alınmada Hazaralara asgari düzeyde kota uygulanmaktadır. Kısaca Hazaralar Afganistan’da 3ncü sınıf vatandaÅŸ muamelesi görmektedir.


Bu haber 154 kez okundu.
  • EL-UCUN TV
    28 Eylül 2020 günü saat 19.00 da Türk Hareketi Genel BaÅ...

HAVA DURUMU

ANKARA

SON YORUMLAR

  • EL-UCUN TV

    Sizinle gurur duyuyorum değerli büyüğüm komutanım , her zaman sizinle

ANKETLER

Terörsüz Türkiye Çalışmalarını Doğru Buluyormusunuz

Türk Hareketi Derneği-THD © 2016 |Web Sitemiz Türk Hareketine Aittir İzinsiz ve Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Espower Bilisim