Facebook'ta takip et.Twitter'da takip et. Abone Ol!
VEDA
Türk Hareketi
2018-11-11 15:03

VEDA

TÜRK HAREKETÝ GENÇLERÝ ATA\'NIN HUZURUNDAYDIK.

SENÝ ASLA UNUTMAYACAÐIZ. 

VEDA; BENÝ HATIRLAYINIZ.

 

Çankaya’da Cumhurbaþkanlýðý Köþkü arþivinde yedi beyaz sayfa… Üzerinde Atatürk’ün el yazýsý… Bu sayfalar, 29 Ekim 1933 günü Cumhuriyet’in 10’uncu Yýldönümü kutlanýrken Ankara’da, Hipodrom’da milletine konuþan liderin elindeydi. Atatürk, milletine geçen yýllarýn hesabýný veriyor ve yapýlacaklarý iþaret ediyordu. Bu yedi sayfayý gece yazmýþtý. Birinci sayfa: “Türk Milleti, Kurtuluþ Savaþý’na baþladýðýmýzýn on beþinci yýlýndayýz” sözleriyle baþlýyordu. Ýkinci cümle, “Bugün Cumhuriyetimizin onuncu yýlýný doldurduðu en büyük bayramdýr. Kutlu olsun.” þeklinde devam ediyordu.

 

Son sayfada, son cümle: “Türk Milleti! Ebediyete akýp giden her on senede bu büyük millet bayramýný, daha büyük þereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamaný gönülden dilerim. Ne Mutlu Türküm diyene!”sözleriyle bitiyordu. Bu son cümleden önce, Atatürk’ün sesinden duymadýðýmýz, ancak kâðýda yazdýðý þu sözler duygu yüklü, hüzünlü bir veda gibiydi: “Bu söylediklerim hakikat olduðu gün, senden (Türk Milleti’nden) ve bütün medeni beþeriyetten (uygar insanlýk âleminden) dileðim þudur: Beni hatýrlayýnýz!” Atatürk, taslak olan yazýsýný düzeltirken, bu cümleye geldiðinde duygulanýr. O anda, yanýnda bulunan Hikmet Bayur’un da etkisiyle, bu mutlu günde milletine veda anlamý vereceðini düþünerek bu cümlenin üzerini çizer ve törende okumaz.

 

VASÝYETÝNE SON ÞEKLÝ VERDÝ

 

8 Haziran 1938 günü doktor çaðrýlýr. Hastalýk kötüleþmiþtir. Bu arada, Hatay’a Türk askerinin giriþ tarihi kararlaþtýrýlýr. Hatay, O’nun son davasýydý, ancak kendisini de bitirmiþti. Hatay denildiðinde; mükemmel stratejik öngörüsü, kararlý, onurlu ve son derece istikrarlý dýþ politikasý ile Atatürk akla gelir. Tek kurþun atmadan, Hatay Türkiye’ye katýlýr. Milletinin lideri, Türk askerinin Hatay’a giriþ zaferini kutlamak için, çocuk coþkusuyla küçük bir motorla boðazda gezintiye çýkar. Ateþi 39 dereceyi aþmýþ ve artýk yataða düþmüþtü.

 

5 Eylül 1938 günü vasiyetine son þeklini verir. Cumhuriyet’in 15’inci yýldönümü törenlerine katýlmak ve Ankara ile son kez kucaklaþmak arzusundaydý. Belki, beþ yýl önce 10’uncu Yýl kutlamalarý konuþma metninde üzerini çizdiði, “Beni Hatýrlayýnýz” cümlesini bu kez söyleyecekti. Fakat, ne yazýk ki yolculuk yapmasý mümkün deðildi.

 

NOT DEFTERÝNE SON SÖZLERÝ YAZILDI

 

8 Kasým 1938 Salý, saat 19.00 sularý… Atatürk aðýr komaya girmiþtir. Baþucunda bulunan Dr. Ýrdelp’e dikkatle bakar ve “Aleykümüsselam” deyip kendinden geçer. 10 Kasým 1938 Perþembe günü saat 08.00’de, Dr. Mehmet Kamil Berk ve Dr. Nihat Reþat Belger, Atatürk’e serum verirler. Saat 09.00 olduðunda, göðsü hýzla inip kalkmaya baþlar. Savaþ Tarihi’nin kýskandýðý Muzaffer Baþkomutan, son beþ dakikasýnda dünyaya veda ediyordu. Saat 9’u 5 geçe. Atatürk, birden deniz mavisi gözlerini açtý. Sonra, baþýný saða çevirdi ve sonsuzluðu karýþtý. Genel Sekreter Hasan Rýza Soyak, sað elini ellerinin arasýna alýp öptü. Soyak’ýn ardýndan Muhafýz Birlik Komutaný Ýsmail Hakký Tekçe de, ayný eli öptü ve yorganýn içine koydu. Prof. Dr. Mim Kemal Öke, Atatürk’ün açýkgözlerini kapattý. Nöbet Defteri’ne þu son sözler yazýldý:“Saat 9’u 5 geçe, Büyük Þefimiz derin koma içinde terki hayat etmiþlerdir.”

 

Atatürk’ün yaveri Salih Bozok, bilinçsizce sarayýn merdivenlerinden aþaðý koþtu. Alt katta boþ bulduðu odaya geçip kapýyý kapattý. Az sonra içeriden tek el silah sesi duyuldu. Odaya koþanlar onu kanlar içinde buldular. Kalbine sýktýðý tek kurþunla devrilmiþti.

 

CENAZE NAMAZI KILINDI

 

Atatürk’ün cenaze namazý, 19 Kasým 1938’de Dolmabahçe Sarayý’nýn tören salonunda, Ýstanbul Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Öðretim Üyesi Ord. Prof. Þerafettin Yaltkaya tarafýndan kýldýrýldý. Cenaze namazýndan sonra, Atatürk’ün tabutu Dolmabahçe Sarayý’ndan alýnarak top arabasýna konuldu ve Ankara’ya uðurlandý.

 

¨SEZAR, BÜYÜK ÝSKENDER, NAPOLYON AYAÐA KALKIN…¨

 

General Birdwood, Çanakkale’de Mustafa Kemal’in karþýsýnda savaþtýðý Ýngiliz generaldir. ANZAC Komutaný olarak iyi savaþmasýyla ün kazandý. Mareþalliðe kadar yükseltildi. Birdwood, 21 Kasým 1938’de Ankara’daki Atatürk’ün cenaze törenine ayaðý þiþ olduðu halde katýldý. Düþman generalin, Çanakkale’de savaþtýðý ve yenildiði Mustafa Kemal Atatürk’e duyduðu saygý derecesinin bir ölçüsüydü bu.

 

Büyük Taarruz’da, Atatürk’ün esir aldýðý Yunan Ordusu Baþkomutaný Trikopis, ömrünün sonuna kadar her Cumhuriyet Bayramý’nda Türkiye’nin Atina Büyükelçiliðine gider ve Atatürk resminin önünde saygý duruþunda bulunur.

 

Dönemin Yunanistan Baþbakaný Venizelos, 12 Ocak 1934’te Atatürk’ü Nobel Barýþ Ödülü’ne aday gösterir.

 

Asaf Ýlbay, Ýtalya’dan dönerken, 10 Kasým 1938 günü Atatürk’ün ebediyete intikal ettiðini duyar. Ýlbay, derhal Ýstanbul’a hareket eder. Ýstasyonda bir Türk vatandaþý, bir Ýtalyan gazetesinde Ýtalyan profesörünün Atatürk için yazdýðý yazýyý tercüme eder: “Sezar, Ýskender, Napolyon ayaða kalkýnýz, büyüðünüz geliyor.” Atatürk’ün dünya savaþ tarihinin en iyi komutaný olduðu, bu yedi sözcükle anlatýlmýþtý. Dünya tarihinin en etkili ismi Sezar; Aristo’nun öðrencisi, dönemin dünyasýnýn yarýsýný fetheden Büyük Ýskender; 62 savaþ gören Napolyon kýskanmýþlar mýdýr bilinmez ama iyi komutan olduklarýndan, Atatürk’ün önünde büyük saygýyla eðilmiþlerdir.

 

EN YAKIN ARKADAÞI KÝTAPTI, AÐACI ÇOK SEVERDÝ

 

Okumak, O’nun vazgeçilmez bir parçasýydý. Yaþamýnda, yaklaþýk yaklaþýk 5 bin kitap okudu. Bu sayýya çeþitli kütüphanelerden ödünç aldýðý kitaplar dâhil deðildir. Bu büyük iþleri nasýl baþardýn? diye soranlara: “Ben fakirdim, çocukluðumda elime geçen iki kuruþtan birini kitaplara vermeseydim, þu anda yaptýðým iþlerden hiç birisini yapamazdým.” cevabýný vermiþti.

 

Aðacý severdi, çevreciydi. 1930 yýlý Haziran ayýnda bir gün Yalova Köþkü’ne geldiðinde, ulu bir çýnar aðacýnýn köþke zarar veren dallarýný kesmek üzere kendisinden izin isterler. Atatürk, aðacýn dalýnýn kesilmesini reddeder ve köþkün kaydýrýlarak aðaçtan uzaklaþtýrýlmasýný emreder. Çalýþmalarý bizzat takip eder ve 8 Aðustos 1930 günü saat 15.00 civarýnda Köþk raylarla yürütülür. Bina, üç günde 4 metre 80 santimetre kaydýrýlýr ve aðaç kurtarýlýr.

 

KADINA HAKLARINI VERDÝ, TÜRKÝYE’YÝ BM’E DAVET ETTÝRDÝ

 

Türk kadýnýna seçme ve seçilme özgürlüðünü 1934 yýlýnda verdi. 1935’te 18 kadýn milletvekili meclise girdi. Fransa ve Ýtalya kadýna seçme, seçilme özgürlüðünü 1946’da, Ýsviçre 1971 yýlýnda vermiþtir. 8 Þubat 1935’teki kadýnlarýn milletvekili seçilme hakkýnýn verildiði ilk milletvekili seçimlerinde 383 erkek,18 kadýn milletvekili seçilmiþtir. Bu %4,8’lik oran, 2007 yýlýna kadar kadýnlarýn mecliste temsil edildiði en yüksek orandýr.

 

Dünyanýn saygý duyduðu, ülkesinin ve milletinin itibarýný en üst düzeye çýkaran bir liderdi. 1932 yýlýnda Türkiye, Milletler Cemiyeti’ne (Birleþmiþ Milletler) girmek istiyordu. Fakat Atatürk, katýlýmýn Türkiye’nin baþvurusuyla deðil Milletler Cemiyeti’nin davetiyle yapýlmasýný istedi. Bunun üzerine, Milletler Cemiyeti Genel Sekreteri, Türkiye’nin üye olma þeklini görüþmek için Genel Kurulu, 1 Temmuz 1932 tarihinde toplantýya çaðýrýr. Ülke temsilcileri, Milletler Cemiyeti’ne üye olmasý için Türkiye’ye davet yapýlmasýný oybirliði ile kararlaþtýrdý ve Türkiye Cumhuriyeti, tüm üyelerin daveti üzerine Milletler Cemiyeti’ne girdi.

 

Atatürk’ün doðumunun 100’üncü yýlýnýn tüm dünyada kutlanmasý konusu Birleþmiþ Milletler Eðitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nde (UNESCO) görüþülmüþ, 152 ülkenin katýldýðý oylamada tüm ülkelerin oy birliði ile bir bildiri yayýmlanmýþtý. Bildiride, Atatürk’ün muhteþem anlatýmý: “Atatürk kimdir? Atatürk, uluslararasý anlayýþ, iþbirliði ve barýþ yolunda çaba göstermiþ üstün bir kiþi, olaðanüstü devrimler gerçekleþtirmiþ bir devrimci, sömürgecilik ve yayýlmacýlýða karþý savaþan ilk önder, insan haklarýna saygýlý, dünya barýþýnýn öncüsü, bütün yaþamý boyunca insanlar arasýnda; renk, din, ýrk ayrýmý gözetmeyen, eþsiz bir devlet adamý, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu.”

 

Cumhurbaþkaný Ýsmet Ýnönü: ¨Eþsiz kahraman Atatürk! Vatan sana minnettardýr¨ diyerek, Atatürk’ün hizmetlerini bir cümlede anlatmýþ oldu.

 

Baþbakan Celal Bayar’ýn 12 Aralýk 1938’de söylediði þu sözler, Atatürk’ün ölümsüzlüðünü kanýtlar gibiydi: ¨Atatürk seni sevmek Türk milleti için milli bir ibadettir.¨

 

Osmanlý Devleti’nin 1683’te baþlayan geri çekiliþini ve felaketle sonuçlanan toprak kaybýný, 238 yýl sonra 1921’de Sakarya Meydan Muharebesi’nde durduran Harp Tarihi’nin en büyük Strateji ustasý ve komutanýdýr Atatürk. Mücadelesi sadece ulusunun deðil, tüm ezilmiþ milletlerin kaderine damgasýný vurdu. Ve gerçekleþtirdiði mucize devrim, yaþadýðý çaða yön verdi.

 

Atatürk; akýl, bilim, tam baðýmsýzlýk, antiemperyalizm ve umut demektir… Ve Atatürk, bu milletin ebedi lideridir…

 

Naim Babüroðlu

(Gerçek Gündem)

 

Kaynakça:

Hikmet Bayur, Atatürk’ten Anýlar, Türk Tarih Kurumu, Ankara, 1998; Þevket Süreyya Aydemir, Tek Adam, 1981; Hikmet Özdemir, Atatürk’ü Yeniden Düþünmek, 2008;  Bilal N.Þimþir, 10 Kasým Günlüðü, 2014; Yüksel Mert, Bilinmeyen Atatürk, 2010; Ý.Güntürkün Kalýpçý, Her Yönüyle Ýnsan Atatürk, 2004; Ý.Güntürkün Kalýpçý, Esprileri ile Ýçimizden Biri Atatürk, 2007; Sinan Meydan, Akl-ý Kemal, 1.Cilt, 2014; Genelkurmay ATASE Baþkanlýðý, Düþünce ve Davranýþlarý ile Atatürk, 2009; Asaf Ýlbay, Çocukluk Arkadaþým Atatürk; Milliyet.com.tr, 28.10.2010.

 


Bu haber 1575 kez okundu.

HAVA DURUMU

ANKARA

SON YORUMLAR

ANKETLER

Avrupa Birliðine benzer bir Türk Birliðinin kurulmasýný onaylýyormusunuz?

Türk Hareketi Derneði-THD © 2016 |Web Sitemiz Türk Hareketine Aittir Ýzinsiz ve Kaynak gösterilmeden kullanýlamaz.

Espower Bilisim